Küresel kentleşme ve arazi yetersizliği sorunlarına sürdürülebilir bir çözüm geliştiren Hollanda, mimaride çığır açacak yeni bir projeye imza atıyor. Danimarkalı mimarlık ofisi MAST ve inşaat firması BIK bouw, Rotterdam’ın Spoorweghaven bölgesinde Avrupa’nın en büyük yüzen konut kompleksini inşa etmeye hazırlanıyor.

Projede, özel teraslara, ortak alanlara ve ticari alanlara sahip toplam 10 ahşap bina yer alacak ve bu yapılar, 100 modern daire barındıracak. Konutlar, çok katmanlı keresteden inşa edilip yüzen temeller üzerine oturtulacak. Bu sayede binalar gerektiğinde başka bir bölgeye taşınabilir olacak. Projenin esnek yapısı, şehir planlamasında yeni bir dönemi başlatacak türden.
Doğayla Uyumlu Yaşam Alanları
Yeni kompleks yalnızca konut ihtiyacına çözüm sunmakla kalmıyor, aynı zamanda çevreci özellikleriyle dikkat çekiyor. Yapılarda güneş panelleri, elektrik şebekesindeki yükü hafifletmeyi amaçlıyor. Ayrıca, İskoç çevre mühendisleri Biomatrix ile ortak çalışılarak, su kalitesini artıracak ve balıkların barınabileceği sazlık alanlar da iskele çevresine yerleştirilecek.

Akıllı Şehir Planlamasına Uyum
Yüzen köy, Rotterdam’ın gelişmiş bisiklet altyapısına entegre olacak ve yeni mavi hat tekne rotaları ile şehir merkeziyle doğrudan bağlantı kurulacak. İki ucunda yer alan köprüler sayesinde mahalle sakinleri karşı rıhtımlara kolaylıkla erişebilecek.
Konut Sıkıntısına Sürdürülebilir Alternatif
Arazi kıtlığının çözümünde radikal bir adım olan bu proje, Kopenhag ve Amsterdam gibi kentlerde uygulanan yüzen yapı projelerine ilham veriyor. Yükselen kira fiyatlarına, daralan yaşam alanlarına ve betonlaşan kent mimarisine karşı yüzen köyler, geleceğin şehir yaşamı için umut verici bir model sunuyor.
👉 Daha fazla teknoloji haberi için TeknoRead.com‘u ziyaret etmeyi unutmayın!
Ayrıca, İskoç çevre mühendisleri Biomatrix ile ortak çalışılarak, su kalitesini artıracak ve balıkların barınabileceği sazlık alanlar da iskele çevresine yerleştirilecek. Yüzen köy, Rotterdam’ın gelişmiş bisiklet altyapısına entegre olacak ve yeni mavi hat tekne rotaları ile şehir merkeziyle doğrudan bağlantı kurulacak. İki ucunda yer alan köprüler sayesinde mahalle sakinleri karşı rıhtımlara kolaylıkla erişebilecek. Arazi kıtlığının çözümünde radikal bir adım olan bu proje, Kopenhag ve Amsterdam gibi kentlerde uygulanan yüzen yapı projelerine ilham veriyor. Yükselen kira fiyatlarına, daralan yaşam alanlarına ve betonlaşan kent mimarisine karşı yüzen köyler, geleceğin şehir yaşamı için umut verici bir model sunuyor.