Yapay Zeka, Teknoloji Sektöründe Giriş Seviyesi İşlerde Daralmaya Neden Oluyor Olabilir
Yapay zekanın insan gücünün yerini ne ölçüde ve ne zaman alacağı, uzun süredir süregelen bir tartışma konusu. Bu sürecin başladığına dair kesin kanıtlar henüz sınırlı olsa da, Dünya Ekonomik Forumu’nun yakın zamanlı bir araştırması işverenlerin %40’ının, otomasyona uygun görevlerde çalışan azaltmayı düşündüğünü ortaya koydu.
600 milyondan fazla çalışanın ve 80 milyonu aşkın şirketin verilerini izleyen SignalFire adlı veri temelli bir girişim sermayesi firması, yapay zekanın işe alımlar üzerindeki ilk etkilerinin gözlemlenmeye başlandığını savunuyor.
SignalFire’ın işe alım trendlerini inceleyen raporuna göre, teknoloji şirketleri 2024 yılında bir önceki yıla kıyasla daha az yeni mezunu istihdam etti. Buna karşın, özellikle önde gelen 15 büyük teknoloji firması deneyimli çalışan alımında artış gösterdi.
Detaylara bakıldığında, büyük teknoloji firmalarının 2024 yılında yeni mezun işe alımlarını 2023’e göre %25 oranında azalttığı görülüyor. Yeni kurulmuş teknoloji girişimlerinde bu oran %11 civarında. SignalFire, tam olarak kaç kişinin işe alındığını paylaşmasa da, bu rakamların binlerle ifade edilebileceğini belirtiyor.
Yeni AI araçlarının işgücü üzerindeki etkisi bu düşüşü tek başına açıklamasa da, SignalFire Araştırma Başkanı Asher Bantock’a göre yapay zekanın önemli bir etken olduğuna dair “güçlü belirtiler” mevcut.
Giriş seviyesindeki pozisyonlar, genellikle yapay zekanın kolayca üstlenebildiği, tekrar eden ve düşük riskli görevleri içerdiğinden, otomasyona en açık iş türleri arasında yer alıyor.
Yapay zekanın yazılım geliştirme, hata ayıklama, finansal analiz ve sistem kurulumu gibi alanlarda gelişen yetenekleri, şirketlerin bazı işlerde daha az insan kaynağına ihtiyaç duymasına yol açabilir. Bu da, yeni mezunlar açısından iş olanaklarının daralması anlamına geliyor.
Yapay zeka tabanlı finansal analiz girişimi Rogo’nun kurucusu Gabe Stengel, kariyerine Lazard adlı yatırım bankasında başlamıştı. Stengel’e göre, şu an geliştirdikleri AI aracı, geçmişte büyük ilaç şirketlerinin biyoteknoloji firmalarını satın alma süreçlerinde yaptığı analizlerin neredeyse tamamını gerçekleştirebiliyor.
Geçtiğimiz yıl New York Times’ın aktardığına göre, bazı büyük yatırım bankaları henüz yapay zeka nedeniyle işe alımda ciddi kesintilere gitmemiş olsa da, Goldman Sachs ve Morgan Stanley gibi kuruluşların yöneticileri, yapay zekayla çalışmanın işleri daha az yoğun hale getirmesi nedeniyle, genç çalışan alımlarını üçte iki oranında azaltmayı ve maaşları düşürmeyi değerlendirdiklerini ifade etmişti.
Yapay zekanın düşük vasıf gerektiren işlerde tehdit oluşturduğu net bir gerçek. Ancak buna rağmen, teknoloji firmaları tecrübeli çalışanlara yönelik talebi artırıyor. SignalFire verileri, büyük teknoloji şirketlerinin 2 ila 5 yıl arası deneyime sahip kişileri işe alma oranını %27 oranında artırdığını, girişimlerin ise bu gruptaki işe alımı %14 oranında yükselttiğini gösteriyor.
Bu durum yeni mezunlar açısından klasik bir çıkmazı ortaya koyuyor: İşe alınmak için deneyim gerekiyor ama deneyim kazanmak için önce işe alınmak şart. İnsan kaynakları uzmanı Heather Doshay’a göre, bu zorluk yeni değil ama yapay zeka ile daha da derinleşmiş durumda.
Doshay’ın yeni mezunlara önerisi net: Yapay zeka araçlarını etkin kullanmayı öğrenin. “Eğer bu araçları en etkili kullanan siz olursanız, yapay zeka sizin işinizi elinizden alamaz,” diyor.